Yaşamın var olması ve devam edebilmesi için en önemli kaynak, hiç şüphesiz su. Doğanın tahribatı ve doğal kaynakların yanlış kullanımı gibi sebepler küresel ısınmaya neden olurken; dozu her geçen gün daha da artan bu süreç, su kaynaklarını tüketerek kuraklık için tehlike oluşturmaya başladı.

Yerküre üzerindeki erişilebilir tatlı su miktarı, toplam su varlığımızın yüzde birinden az. Bu bilgiyi göz önünde bulundurduğumuzda bugün geldiğimiz noktada su kıtlığının tüm dünyanın yaşadığı en büyük sorunlardan biri olduğunu söylemek yanlış olmaz.

WWF UYARI VERİYOR: DÜNYAYI BÜYÜK BİR SU SIKINTISI BEKLİYOR

Doğal Hayatı Koruma Örgütü de (WWF) kaynakların doğru kullanılmaması halinde dünya nüfusunun önemli bir kısmının iklim değişikliği nedeniyle gelecekte sel, kötü su kalitesi ve susuzlukla yüzleşeceği konusunda yüksek sesle uyarı yapıyor.

Doğal Hayatı Koruma Örgütü (WWF), Güney Asya, Ortadoğu, Güney Amerika ve Afrika’nın yanı sıra Pekin, İstanbul ve Rio de Janeiro gibi kalabalık metropellerin de gelecekte büyük su sorunu yaşayacağını belirtiyor.

TÜRKİYE’DE BARAJ SEVİYELERI SİNYAL VERİYOR


Tüm dünyanın alarma geçtiği su sıkıntısıyla ilgili ülkemizde de durum pek parlak değil. Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi (EPİAŞ) Türkiye’deki 68 barajdaki su seviyesini inceledi. Sonuçlara göre birçok barajın seviyesi düşük konumdayken, İstanbul, İzmir ve Ankara alarm durumunda. COVİD-19 salgını nedeniyle su kullanımının daha da artması, kış ve bahar aylarının kurak geçmesi ciddi sıkıntılara neden olabilir.

TÜİK verileri, Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarının 1.400 m3 civarında olduğunu gösteriyor.

SU TASARRUFU GELECEĞİ KURTARABİLİR


‘‘Ben ne yapabilir ki?’’ diye düşünmemek gerekiyor. Herkes bireysel olarak üstüne düşen görevi yerine getirirse gerek yaşadığı yer gerek ülkesi gerekse dünya için büyük bir adım atmış olur.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre (WHO), temel ihtiyaçları karşılamak için günde en az 25 litre suya ihtiyaç var.

TEKNOLOJİK ÇÖZÜMLERE GÖZ ATIN

Teknoloji her konuda olduğu gibi su tasarrufu konusunda da yenilikler sunuyor. Su tasarrufu yapmak için çeşitli markalar tarafından geliştirilen lavabo, mutfak bataryası, duş başlığı ve gömme rezervuar gibi ürünlere yönelebilirsiniz. Zaman ayarı bulunan, suyun akış yoğunluğunu ayarlayan bataryalar ile normalden daha az oranda su tüketebilirsiniz.

MUTFAKTA NELER YAPILABİLİR?

Su tasarrufu, gereksiz su kullanımını azaltarak suyu mümkün olan en verimli şekilde kullanmak olarak tanımlanabilir.

  • Sebze ve meyveleri akar suyun altında yıkamak yerine bir kabın içinde yıkayın. Yıkama sularını daha sonra çiçeklerinizi sulamak için kullanın. Özellikle yeşil yapraklı sebzeleri yıkarken yıkama suyunun içine ekleyeceğiniz beyaz sirke daha kısa sürede sonuç almanıza yardımcı olur.
  • Elde bulaşık yıkamak yerine bulaşık makinesi kullanın. Eğer elde yıkayacaksanız musluğun altına yıkadığınız tabakları üst üste koyduktan sonra durulamaya başlayın. Daha az suyla temizleyebilirsiniz.
  • Bulaşık makinesi tamamen dolduğunda çalıştırın.

BANYODA NELER YAPILABİLİR?

  • Mümkün oldukça elde çamaşır yıkamayın. Çamaşır makinesini tamamen dolduğunda çalıştırın. Bu şekilde, her yıkamada 10 litreye kadar su tasarruf edebilirsiniz.
  • Banyo suyunun ısınmasını beklerken suyu bir kovaya doldurun.
  • Dişlerinizi fırçalarken, yüzünüzü yıkarken suyu akar vaziyette bırakmayın. Bu şekilde günde 10 litreye kadar sudan tasarruf edebilirsiniz.
  • Tıraş bıçağınızı akar suyun altında değil, bir tas suyun içinde durulayın.
  • Musluklarınız su damlatıyorsa mutlaka tamir ettirin.


BAHÇEDE NELER YAPILABİLİR?

  • Bahçenizi, çiçeklerinizi sulamak için günün serin saatlerini seçin. Öğle sıcağında sularsanız, buharlaşma ile suyun büyük bölümünü kaybetmiş olursunuz.
  • Yaşadığınız yerin iklimine uygun, yerli bitkileri ekin. Yerli bitkiler daha az su ve daha az bakım ile büyüyebilir.
  • Çiçek sulamada mutfak ve banyonuzda tasarruf ettiğiniz suları kullanmaya özen gösterin.